SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

EBVABU TAKSİRİ’S-SALAT

<< 571 >>

EK SAYFA 571-2

باب: يؤ خر الظهر إلى العصر، إذا ارتحل قبل أن تزيغ الشمس

15. Nebi s.a.v. Güneş Tepe Noktasından Batıya Meyletmeden Önce Yolculuğa Çıkmışsa Öğle Namazını İkindiye Kadar Geciktirirdi

 

-فيه ابن عباس، عن النبي صلى الله عليه وسلم.

Bu hususta İbn Abbas'ın da Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den bir nakli vardır.

 

حدثنا حسان الواسطي قال: حدثنا المفضل بن فضالة، عن عقيل، عن ابن شهاب، عن أنس بن مالك رضي الله عنه قال: كان النبي صلى الله عليه وسلم إذا ارتحل قبل أن تزيغ الشمس، أخر الظهر إلى وقت العصر، ثم يجمع بينهما، وإذا زاغت، صلى الظهر ثم ركب.

 

[-1111-] Enes İbn Malik (r.a.)'in şöyle dediği nakledilmiştir. "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem güneş batıya doğru meyletmeden önce yolculuğa çıkmışsa öğle namazını ikindiye kadar geciktirir ve daha sonra ikisini birlikte kılardı. Güneş tepe noktasından batıya meyletmişse, önce öğle namazını kılar ve ardından yolculuğa başlardı."

 

 

AÇIKLAMA:     İmam Buharî'nin kullandığı bu konu başlığı ona göre namazları cem' ederek kılma hükmünün, öğle namazının vakti girmeden önce yola çıkanlarla ilgili ol­duğunu göstermektedir.

 

(Bu hususta İbn Abbas'ın da Nebi (s.a.v.)'den bir nakli vardır) ifadesi 13. başlık altında nakledilen rivayete işaret etmektedir. Bu riva­yette namazların cem' edilerek kılınması hükmü yolculuk/seyir halinde olma kaydına bağlanmıştır. Hiçbir bilgin Nebi (s.a.v.)'in binek sırtında iken bu namazları kıldığını söylememiştir. Buna göre söz konusu ifade İle kasdedilen, namazların bir sonraki vakitte birlikte kılınmasıdır (cem'i te'hîr).

 

 

باب: إذا ارتحل بعد ما زاغت الشمس صلى الظهر ثم ركب.

16. Güneş Tepe Noktasından Batıya Doğru Yönelmişse Öğle Namazını Kılmak Ve Daha Sonra Yolculuğa Çıkmak

 

حدثنا قتيبة قال: حدثنا المفضل بن فضالة، عن عقيل، عن ابن شهاب، عن أنس بن مالك قال: كان رسول الله إذا ارتحل قبل أن تزيغ الشمس، أخر الظهر إلى وقت العصر، ثم نزل فجمع بينهما، فإن زاغت الشمس قبل أن يرتحل، صلى الظهر ثم ركب.

 

[-1112-] Enes İbn Malik (r.a.)'in şöyle dediği nakledilmiştir: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem güneş batıya doğru meyletmeden önce yolculuğa çıkmışsa öğle na­mazını ikindiye kadar geciktirir ve daha sonra ikisini birlikte kılardı. Fakat yol­culuğa çıkmadan önce güneş tepe noktasından batıya doğru meyletmişse önce öğle namazını kılar ve ardından yolculuğa başlardı."

 

 

AÇIKLAMA:     Bu rivayet, namazların cem' edilerek kılınması hükmü açısından seyir ha­linde olmak ile henüz yolculuğa çıkmamış olmak / konaklamış olmak durumları­nın birbirinden ayrı olarak değerlendirilmesinin müstehap olduğunu gösterir.

 

Ancak Muvatta'da Muaz İbn Cebel'den nakledilen bir rivayet her iki durumda da namazların cem' edilerek kılınabileceğini göstermektedir. Bu rivayet şöyledir: "Resulullah (s.a.v.) Tebuk savaşında namazı geciktirdi ve sonra çıkıp öğle ile ikindi namazlarını birlikte kıldı. Daha sonra içeriye girdi ve bir süre sonra çıkıp akşam ile yatsı namazlarını cem’ ederek birlikte kıldı." İmam Şafiî bu riva­yetle ilgili olarak el-Umm adlı eserinde şunları söyler: "Resul-İ Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem içeriye girip çıktığına göre muhakkak surette konaklamış olmalıdır. Dola­yısıyla yolcu olan bir kimse gerek seyir halinde iken, gerekse konakladığı yer­lerde namazları cem' ederek kılabilir."

 

İbn Abdilberr, Enes hadisi hakkında: "Bu rivayet, namazlar ancak yolculu­ğun sıkıntılı ve çok acele olması durumunda cem' edilir, diyenlerin görüşlerini Çürüten en açık delildir" demiştir.